ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ_G.S. Asatrian

DERSİM-ZAZA ARŞİVİ
Verfügbare Informationen zu "ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ_G.S. Asatrian"

  • Qualität des Beitrags: 0 Sterne
  • Beteiligte Poster: dersim
  • Forum: DERSİM-ZAZA ARŞİVİ
  • Forenbeschreibung: Dersim-Zaza Platformu
  • aus dem Unterforum: ZONÊ MA ZAZAKİ: DİLİMİZ ZAZACA
  • Antworten: 1
  • Forum gestartet am: Dienstag 05.12.2006
  • Sprache: türkisch
  • Link zum Originaltopic: ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ_G.S. Asatrian
  • Letzte Antwort: vor 15 Jahren, 11 Monaten, 13 Tagen, 2 Stunden, 35 Minuten
  • Alle Beiträge und Antworten zu "ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ_G.S. Asatrian"

    Re: ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ_G.S. Asatrian

    dersim -

    ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ_G.S. Asatrian



    ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ

    GARNIK ASATIRYAN çeviren: Murat BOCALYAN aktaran Sako Zulalyan

    Garnik Asatiryan'nın bu makalesi Türkçe olarak Rastiye Dergisi'nin 1992 yılında yayınlanan 7. sayısında gün ısığına çıkmıştır. G.S. Asatiryan -(G.S. Asatrian, nb)- Zaza diliyle ilgili çalısmalarının Türkçe'de toplu olarak kitapçık halinde yayınlanmasını o yıllar arzu etmesine rağmen, olanaksızlıklardan dolayı dileği maalesef bu güne dek gerçekleştirilemedi.

    Bu çalışmaların ilgili okuyucu kesimlere ulaşabilmesi, düzeyli ve olgun tartışmalara vesile olması dileğiyle Dersim Site'ye aktarıyoruz.

    İstemimiz dışındakı dizgi hatalarından dolayı arastırmacıdan ve ilgili okuyucudan şimdiden özür dileriz.

    Sako Zulalyan

    ....................................................................................................................................................................................................................



    ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ


    G.S. Asatrian


    Kürtler’in menşeiyle ilgili sorunların çözümü tarihlerinin ilk aşamasında işgal ettikleri toprakların (etnik arazinin) ve göç yollarının belirlenmesi büyük ölçüde tarihsel diyalektoloji ve dil tarihine bağlıdır(1). Bu nedenle de gerek uzman İranistlerin, gerekse (içte ve dısta) Kürt dilinin senkron gramerini inceleyen Kürt yazarların bu konulara gösterdikleri ilgi bir rastlantı değildir. Bunlara Kürt aydınlarının çeşitli temsilcilerini de eklemek gerekir.


    Kürt asıllı arastırıcı Z.A.Yusupova "Istoriko-filologiçeski jurnal" dergisinin 1990'da çıkan üçüncü sayısında yayımladığı "Kürt dilinin lehçeleri" başlıklı yazısında İranistlerin ezici çoğunluğunca ayrı diller olarak kabul edilen Zazaca ve Guranice'nin Kürt dilinin lehçeleri olduğunu ispalamaya çalısıyor. Şimdi, doğal olarak, kimileri: "Ne olmuş yani, haklı olmasa bile, bir yazarın kendi görüşünü açıklamaya hakkı yok mu?" diye sorabilirler. Ama sorunun özü şu ki, Yusupova bazı İran dillerini, uzun uzadıya düşünmeden, doğal olarak her hangi bir ciddi araştırma yapmadan, Kürt dilinin lehçeleri ilan ediyor. Bu durumda, haksız yere Kürtleştirilen halkların, özellikle ulusal bilinçlenme sürecinde bulunan ve ulusal birlik ve beraberlik için savaşım veren Zaza halkının tepki göstermesi doğaldır.


    Bilindiği üzere, Batı Avrupa'da oldukça kalabalık bir Zaza diasporası vardir, Zaza dilinde gazeteler, dergiler, brosürler çıkmakta ve bir çok edebiyat eseri basılmıstır. Zaza diasporası'nın bu çalışmalarına ve ürünlerine rağmen, Zaza diline bir lehçe demek, en hafif tabir ile kabalık olmaktadır.(2)


    Vaktiyle D.N.Mackenzie tarafından kaleme alınan bir eserde bu dillerin Kürtçeyle hiç ilişkisi olmadığı itiraza yer bırakmayacak şekilde kanıtlanmıştı. Oysa Yusupova dünyaca ünlü Doğubilimci'nin savlarını çürütmek için yabancı yazarlardan Kürt asıllı T. Vehbi'nin (hemde bir albayın) ve Sovyet Kürdologlarından K.Kurdoyev, K.R Eyyubi, I.A.Smirnova, M.Khamoyan ve Z.A.Yusupova'nın (yani kendi şahsının) eserlerinden yararlanıyor. Ama, sorun şu ki, Smirnova dışında hepsi de Kürt olan bu araştırmacıların, incelenen konuda tarafsız olacaklarını düşünmek en azından saflık olurdu. Smirnova dışında Zaza dilinin, Kürtçe'nin bir lehçesi olduğunu savunan İranistler arasında Kürt asilli olmayan rastlıyamazsınız.(3)


    Yusupova'nın makalesinin bir özelliği de bilimsel değerlerini ya çoktan yitirmiş yada bizi ilgilendiren konuya ancak inter alia değinen eserlerden yararlanmış olmasıdır. Örneğın: V.A.Jukovski'nin tamamen baska bir konuyu, Gerçek İnsanlar Tarikatı'nı ele alan incelemesini, Yusupova sadece bu incelemede "Gurani Kürtleri" tabirine rastladiğindan dolayı kullanmış. V.F.Minorski'nin öğrencilik yillarında yazdığı "Kürtler" adlı kitabı da sık sık anımsamasının bir nedeni de bu olsa gerekir. Minorski bu eserni 1915 yılnda Lazaryan Doğu Dilleri Enstitüsünde okuduğu sırada İrana yaptığı bir yolculuktan sonra yayınlanmıştı. Oysa Zazalar’ın, Daylamit kavminin devamı olduklarını, F.Andreasa atfen(4) ilk vurgulayan Minorski'nin kendisi olmuştur. Bu da Yusupova'nın işine gelmiyor.


    Onun Zazalar’ın kendilerine verdikleri "Dimli" adının da "dun/nibuli"nin fonetik bir varyantı olduğu yolundaki iddiasının da aslı yok ve olamaz, çünkü bu kuzey İran'da yasayan ve 19. yüzyıl sonlarında Türkleşen bir Kürt aşiretinin adıdır. Dunbuli aşireti Kurmanci dilini konusuyordu. Daha sonra, Yusupova Zaza dilini Kürtçe'nin bir lehçesi sayan araştırıcıların adlarını sıralıyor, ama ne hikmetse, kaynak olarak sadece iki Kürt tarihçisinin eserlerini gösteriyor. Bunlardan biri C.Bedirhan, ikincisi ise K.K.Kurdoyev (o da basılmamış bir el yazması). Yusupova'nın temel yaklaşımı da iste bu. Şu da var ki, onun sunduğu liste ancak konuya yabancı olanları etkileyebilir. Gerçekte bu listede yer alanların hiç biri Zazalar ve Zaza dilinin problemleriyle özel olarak uğraşmamıştırlar. 19. yüzyılın birinci yarısında yaşayan Ermeni aydını Khaçatur Abovyan bunlardandır (Zazalar ve Kürtler hakkında bazı notlar dışında hiç bir yazı bırakmamıştır). Ayrıca bu yazarlar 19. yüzyılda yaşadıklarından dolayı Zazalar hakkında yeterli bilgiye sahip değillerdi. Diğer yandan, İranolojinin o zamanki düzeyi konuya daha ciddi yaklaşma olanağı vermiyordu.(5)


    Yusupova ve meslektaşları bilimsel savların yetersizliğini, genelde geçen yüzyılda yaşayan ama Zaza ve Gurani dilleri hakkında tek kelime etmeyen ve ayrıca Kürtçe'nin lehçeleri hakkında dahi ikna edici temel bilgiden yoksun araştırmacıların yardımıyla gidermeye çalışmaktalar. Arasıra ise daha inandırıcı olabilmek amacıyla Zaza Dilini konuşan Kürtleşmiş kimi Zazaları örnek gösteriyorlar. Yusupova da Nuri Dersimli, K.Badilli ve Malmisaniç'ın adlarını sıralarken böyle bir amaç izliyor,(6).


    Bu arada sayın Yusupova benim "Istori-filologiçeski jurnal Akademi Nauk Armeni" dergisinde basılan iki makaleme değinmeyi de unutmuyor.(7)

    Özellikle bu yazılardan birinde, Mackenzie'nin Kürt diyalektleriyle ilgili çalısmalarından söz ederken, bu görüşlerin Sovyet İranistlerince genelde tartışılmadığını belirtiyorum ki, sayın Yusupova bunu hazmedemiyor. Ancak, ben bu sözlerimin altına imzamı basmaya bugün de hazırım, çünkü onların doğruluğundan süphem yok. Gerçekten günümüzde Zaza ve Gurani dillerini Kürtçe'nin bir lehçesi sayan, bu alanda bilimsel çalışmalarda bulunmuş dolayısıyla bilimsel kanıtlara sahip ciddi bir bilim adamını mumla arasanız dahi bulmanız mümkün olmıyacaktır.(8)


    Yusupova, benim Zaza diline Ermenice'den geçen sözcükleri konu alan makalemi de eleştiriyor ve bu yazıyı kaleme alırken senkron ve tarihsel yaklaşımları birbirine karıştırdığımı iddia ediyor. Bu arada "Ermenice'den geçen sözcükler" kavramını tırnak işareti içine alarak, gerçekleri tersyüz ettiğimi göstermeyi amaçlıyor. Peki ama, bu sözcüklerin Ermenice olduklarından gerçekten süphesi mi var? Eğer varsa, o zaman niçin bu iddıasını bilimsel savlarla savunmayı denemiyor da, makalemde sözü geçen sözcüklerden en az altmışının Kurmanci dilinde de var olduğunu belirtmekle yetiniyor? Haklı bile olsa, aynı sözcüklerin bir dilden bir defada birkaç dile geçmis olması mümkün değil mi?
    (Zaten bu sözcüklerin Kurmanci'de aldıkları şekillere makalemde ben de değinmiştim). Yoksa Zaza dilinde Ermenice sözcüklerin yokluğunu kanıtlamak için Yusupova, V.F.Minorski'nin yukarıda sözü edilen öğrencilik yıllarında yazdığı makaleden seçtiği "Zazaca ile Ermenice'nin benzerliği yolundaki iddiaların hiç bir asli yok" cümlesine mi dayanıyor? Bütün bunlar bilimsel savlardan tamamen yoksun boş laflardır.


    Sözkonusu inceleme yazısının diğer sayfalarında Yusupova herkesçe bilinen gerçekleri (kuzey ve güney Kürt ağızlarının ayırıcı özellikleri, Guranca ile güney Kürtçesi arasındaki fonotik benzerlikler vs.) sıralamakla yetiniyor ve bu arada hatalarını tekrarlamaya devam ediyor.

    ZAZA DİLİ

    Kuzeybati İran dilleri, diğer İran dillerinden, Güneybatı gurubunda olduğu kadar belirli farklılık göstermez.(9) Güneybatı ve kuzeybatı İran dillerini birbirinden ayıran bazı tarihsel-fonetik özellikleri gözönune alırsak, kuzeybatı ile doğu İran dilleri arasında bazı ortak özellikler olduğunu görürüz
    (ör., eski Farsça'dan gelen 'xs', 'xz' sessizlerinin korunması gibi). Kuzeybatı grubunda rastlanan tarihsel-diyalektolojik ilişkiler de oldukça karmaşıktır. Bunların hangi ortak ana dilden kaynaklandıklarını belirlemek, maalesef mümkün olamıyor. Sadece çağdaş kuzeybatı dilleri ve diyalektlerinin (Kürtçe, Belucice, Hazar denizi kıyılarında konusulan Gilan, Mazanderan, Taliş ve bunlara yakın halkların dilleri, Zazaca, Guranice, Vasfi) ve orta İran diyalektlerinin eski ve orta Farsça'nın bazı ana kollarından geliştiğini tahmin edebiliriz.


    Kuzeybatı İran diyalektlerinden biri olan Zaza dili özelikle Gurani ile Hazar kıyılarında konuşulan İran lehçelerinden Harzani , Gilani, Talişi ve Mazandaran dillerine yakınlık gösterir. (10)


    Zaza dilini konuşan halk günümüzde genellikle Dersim'de (T.C.'nin Tunceli il-çes-i), Fırat'ın iki kolu arasında yer alan arazide, kuzeyde Erzincan kenti ve güneyde Murat su arasında kalan bölge ve çevresindeki coğrafya üzerinde yaşamaktadır. Bununla birlikte Zazalar’ın bu bölgeye X-XII yy'da Hazar Denizi'nin güney kıyılarında bulunan dağlık Gilan ilinden, daha doğrusu Daylam'dan gelip yerleştikleri anlaşılmaktadır. Bu olgu, Zaza dilinin adı geçen İran diyalektlerine yakınlığı ile de ispatlanmaktadır. Bu halkın kendisine verdiği "Dimli" adı da "Delmik"ten doğmustur ki, İran'nın Delâm (Daylam) ilinin sakinlerine verilen "Daylamit" (Daylamli) adının aynısıdır.(11)


    Gurani gibi Zaza dili de koşullu olarak Hazar kıyılarında ve Azerbaycan'da (12) konuşulan lehçelerden biri sayılabilir. Bunlar da daha geniş bir alan kaplayan kuzeybatı İran lehçelerinden Naini, Sivandi, Semiani ve Gazi diyalektlerine akraba sayılabilir.


    Bu diyalektlerin tanımlamasını yapmak için kullanabileceğimiz en önemli kriter leksik izoglaslar sistemidir. Bunu söylerken genelde ya da ekseriyetle sözkonusu dili arealinin (alanının, nb. ) çağdaş gelişme açısından kullandığı söz hazinesini kastediyoruz. Bu söz hazinesine, kuşkusuz, şu yada bu derecede diğer İran dillerinde de (doğu İran dilleri dahil), gelişmelerinin çesitli evrelerinde rastlanmaktadır. Bu nedenle sözcük seçimi yaparken aşağıdaki ilkelerden yola çıktık:


    1-Senkron durum (sözkonusu dillerin eski ve orta Farsça dönemiyle ilgili verilerini hesaba katmıyoruz. (Bunlar sadece eski Iran köklerine isaret etmek için kullanılıyor);
    2-Yayılma areali (alanı) (sadece batı İran);
    3-Kullanış nitelikleri (genelde marjinal. Örneğin, eski Farsça "kata" ve "kanya" bazı yeni İran dillerinde de, orta Farsça "kad" (ev), Kürtçe "kadi" (kirin) evcilleştirmek (xkatakik), (orta Farsça "katakik" "evcil"); Farsça "kaniz" (hizmetçi), "kanyal" (fahişe), Kürtçe "Jin" (ik), (kadın) vs. Ancak Farsça ve Kürtçe'de bu şekiller çoktan eskimiştir ve nadiren kullanılmaktadır (sözkonusu dillerde bu kavramların karşılığında kullanılan temel sözcükler: Farsça'da hane, zan, doxtar; Kürtçe'de mal, zin, qiz, kac,kiç/ç (ik)'tir.


    Biz genellikle Hazar kıyılarında ve Azerbaycan'da kullanılan söz hazinesinden seçtiğimiz sözcüklere yer verdik. Kürt ağızları İran dillerinin bu grubuna girmemektedir.


    1- Eski Farsça "arma" el, kol; Zazaca "arm", "harma", "armay" el, kol; Talisçe "am"; Farsça "arm"; Osetçe "arm",(13).
    2- Eski Farsça "aus" (Farsça ender rastlanan köklerden) yanmak; Zazaca "vash", "vesh", Harzanice "vash", Talisçe "vash", Tat'ça "vash", Ermenice "atrushan"/ atra-aushana. (14)
    3- Eski Farsça "bram" ağlamak, bağırmak; Zazcaca "barm", "bav" (barvish-bağırmak); Mazanderanca "barm"; Harzanice "beram" ağlamak; Talisçe "bame"; Tatça "beram"; Gilanca "barma"; Nainice "biremba"; Avesta "bram"; Partça "brm'd", "brmg". (15)
    4- Eski Farsça "kanya" kadin, kiz; Zazaca "kanya", "keyna", "çene"; Harzanice "kina"; Talisçe "kina"; Tatça "kina"; Avesta "kainya", "kaini"; eski Hintçe "kanya". (16)
    5- Eski Farsça "kata" (ev), Zazaca; "ka, kaya, ke, kiya, çe", Talisçe; "ka", Harzanice "kar,çar", Hunsarice; "ki(y)a", Nainice; "kiya". (17)
    6- Eski Farsça "migda (meyva). Zazaca'da bu sözcükte "g" sessizi yerini "y" ya bırakıp "mayva" şeklini almış, Ermenice'de ve Orta Farsça'da "mirg" şeklini korumuştur.
    7) Eski Farsça "ragu" (eski Hintçe; "raghu", Avesta; "rayu") (hızlı). Zazaca; "rau", Harzanice; "rav", Talisçe; "ra", Tatça; "rav", Semanice; "rayk", Ermenice; "arag/erag (hızlı) da bu kökten kaynaklanmktadır. Ayrıca bak: Partça ray (hızlı), Osetçe rav, rog (hafif). (18)
    8) Eski Farsça "uxşya" (waxşa) -mah-ka- ay, dolunay, Zazaca; "aşma","asme" asma, Tatça; "uşma", Talişçe; "ovşimi, Harzanice; "öşma" (19). Orta Farsça "ayişm" vs.
    9) Eski Farsça "uz-ayara" dün, Zazaca; "vizer","vizeri", Harzanice; "zir", Tatça "zir", Talişçe; "azira", Osetçe; "izar" akşam, Sogdice; "py'r" dün gece (vj,3). (20)
    10) Eski Farsça "xşvipta" süt, Zazaca; "şet", "set", Guranice; "şet", "şifte", Talişçe "şet", Harzanice; "şet", Tatça "şe(r)t, Partça "şift", Sogdice "xşit", "şyt, Avesta; "xşvipta" (21).
    Ancak İran dillerinin çoğunda, Kürt de dahil, "süt" sözcüğünün eski Farsça "xşira", orta Farsça "şir" ve Kürtçe "şir"den kaynaklandığı söylenebilinir.
    11) Olumsuzluk anlamı veren "çini" hayır, yok'da önemli leksik izoglas'lardandir, ki sadece Zaza, Harzani dillerinde, bir de İran'ın Azerbeycan eyaletinin eski sakinleri Azar'ların dilinde rastlanır. Örneğin: Zazaca "çinya", "çinyo", Harzanice "çini(ya), Azarice "çin" (22). Eski Farsça "çit-nai" (?).


    Görüldüğü gibi, kendisini çevreleyen akraba dillerden yüzyıllar önce kopmuş olmasına rağmen, Zaza dili, kendisinin İran dilleri sistemindeki yerinin belirlenmesine ve geçmişte bu halkın Hazar denizinin güneyinde yaşadığını kanıtlamaya olanak sağlayan Leksik izoglas'ları muhafaza etmektedir.


    Zaza ile Kürt dilleri için ortak olan gramer özelliklerine gelince (ki bunlar diğer İran dillerinde rastlanan ortak özelliklerden başka bir şey değildir), bunlar sözkonusu dillerin aynı anadilden kaynaklanmasıyla değil, iki halk arasındaki yüz yıllık temaslarla açıklanmaktadır.

    Kürtçe ve Zaza dili arasındaki morfolojik, fonotik ve leksik ayrılıklara isaret eden bazı örnekler gösterebiliriz:
    1) Zaza dilinde ki "iş" eki (Orta Farsça "işn"den)'nin yerine Kürtçe'de orta Farsça "tan", Eski Farsça "tana" (23) ekinden gelen (t)in.
    2) Kürtçe "çün" gitmek fiilinden süppletif temeli olan "har-a" sadece Zaza ve Guranice'de değil, batı İran dilleri'nin hiç birinde rastlanmamaktadir. Ancak bazı doğu İran dillerinde bu fiil kipinin benzerine rastlıyoruz. Örneğin: Sogdice "xr-/xar gitmek, "xrt'k" geçmek, Eski Farsça; "har" yükselmek vs.
    3) Eski Farsça; "hw" eki Zaza diline "w" şeklinde geçmiştir. Kürtçe'de ise muhafaza edilmiştir.
    Örneğin: Zazaca ve Guranice; "waş" iyi, güzel, Kürtçe; "xwaş", Eski Farsça "xwaşa"dan gelmektedir. Benzeri olgulara Zazaca; "wal" kül, Kürtçe; "xwal" toprak, Farsça "xval" (is) sözcüklerinde de rastlanmaktadir, ki bunlarin kökeni de eski Farsça "hwarda'dır".(24)
    4) Sözcüklerin başlangıcında Zazaca'da muhafaza edilen "w", Kürtçe'de "b" yada "g" ye dönüşmüştür. Örneğin: Zazaca "varan", Guranice; "waran", Talişçe; "voş", Hunsarice; "varun" yağmur, Kürtçe'de "ve" Farsça'da "baran" seklini almıştir. Yağ manasını taşıyan Zazaca "vazd"ın Kürtçe karşılığı "baz", Eski Farsça karşılığı ise "wazda" dir.(25)
    5) "Ş" seslisi Zazaca'da korunmuş veya "s" şeklini almışken, Kürtçe'de "h" ye dönüsmüştür. Örneğin: Zazaca "goş/s" Kulak, Guranice; "göş", Kürtçe "guh" Eski Farsça'da ise "gauşa". Kürtçe "duh",dün sözcüğünün eski Farsça kökü ise "dauşa" dir, vs.(26)
    6) Eski Farsça "wahuni", kan sözcüğü Zaza ve Guranice'de olduğu gibi korunmuşken, Kürtçe'de "xwahuni" şeklini almış, yani "xw" ön ekini almıştır. Örneğin: Zazaca; "gön", Guranice; "wun", "xini", Farsça ve Kürtçe'de ise "xün". (Zazaca "goni" kan, nb).
    7) Siya veya kara sözcüğünün karşılığı Zaza dilinde "syav" yada "sa" (eski Farsça - syava -) / Kürtçe - ras (eski Farsça - raxsa-). (Zazaca şia, nb).
    8) Zazaca'da içmek anlamına gelen "sim"-, eski Farsça "çyam" (yutmak)'dan kaynaklanmaktadır. Kürtçe'de ise bu kavram yemek anlamına gelen x(w)arin fiiline Kurmanci'de "va"-, güney Kürtçesinde ise "aw"a kipinin eklenmesiyle ifade edilmistir.örneğin, vaxarin-awa.
    9) Zazaca'da güvercin anlamında kullanilan "bauran" sözcüğünün benzerine İran dillerinden sadece Osteçe'de, o da "balon" şeklinde, bir de Litvanyalıların dilinde "balandi" (27) şeklinde rastlanmaktadır. Bu sözcüğünün Kürtçe karşılığı "k'otir'"dir, ki orta Farsça "kabutar"'dan kaynaklanmaktadır.
    10) Zazaca "res" (pirinç), Sogdice "ryz" ve Kürtçe birinc'in ilk şekli eski Farsça "wrinça"'dir. (28)
    11) Zazaca'da tuz anlamına kullanılan "söl" sözcüğünün Kürtçe kar şılığı "xwe", eski Farsça karşılığı ise "hwad"'dir. (Kuzey Zazacasında tuz, “sole“ demektir, nb).
    12) Hazar kıyısı dialektlerinden bazıları gibi Zaza dilinde de fiil köklerinin şimdiki zamanı -(i)n-, an/-nd ekiyle oluşturulmaktadir ki, bunun da eski Farsça -nt- şimdiki zaman ekinden geldiği söylenebilir. (29)
    13) Ve nihayet Zazaca'da -"ri/a"(Harzanicede -"ri", 30) şeklinde kullanılan ablatif ek Kürtçe'de "ra" şeklini almıştır. Zaza dili Kürtçe'den kendine özgü fonetik yapısıyla da farklıdır.
    Zazaca'da kullanilan j(dz) (Ermenice dz), c(ts) ve c'(t's) seslilerine Kürtçe'de rastlanmaz. Bu seslilere diğer batı İran dillerinde de rastlanılmadığına göre, bunların Ermenice'den geçmis olması mümkündür. (31)


    Görüldüğü gibi Zaza dili hiç bir şekilde Kürtçe'nin bir diyalekti olarak gözetilemz. Gerek dil özellikleri, gerekse Zazalar’ın ulusal bilinci bu savı çürütmektedir. Zaza dili kendi tarihiyle ve kendine özgü kültürüyle küçük bir halkın dilidir. İran dil ailesine giren bu dilin Kürtçe'nin bir lehçesi yada diyalekti olduğu yolundaki iddiaların bilimsel açıdan aslı yoktur.


    Zaza dilinin yanısıra haksız yere Kürtçe'nin lehçeleri ilan edilen Gurani ve Luri dillerine gelince, bunun da iki açıklaması vardır.
    1) Guraniler Kürtlerle temas ettiklerinde Kürtlerle Kürtçe konuşuyorlardı,
    2) Ortaçağda merkezi ve güney diyalektlerinde konuşan Kürtler edebi eserlerini ve folklor değerlerini Gurani ve Luri dillerinde yaratıyorlardı.

    KAYNAKLAR

    1- G.S.Asatiryan, V.A.Livşits. Kürt dili ve Kürtlerin doğusu (Dil tarihinden halkın etnik tarihine geçiş). -Drevniy Vostok- 7, Erivan (baskıda)

    2- Bak: Koyo Berz. Na xumxum a... Upsala. 1988; Malmisanij. Herakleitos. Upsala, 1988, Zilfi; Lavikê Pir Sultanj, 1987 vs.
    3-Smirnova dışında Kürt asıllı olmıyan hiç bir Sovyet İranisti'nin bu görüşü paylaşmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Yazarın tezini savunmak için I.M. Oranski'nin ünlü "İran Edebiyatına Giriş" adlı eserindeki bu tanıklığa işaret etmeye hakkı yoktu, çünkü sonraları Oranski Zaza ve Gurani problemlerine başka açıdan yaklaşmaya başlamıştı (Bak, onun ölümünden sonra basılan "Tarih Işığı altında İran dilleri", Moskova, 1979, s. 43-46.
    4-Kys.: "...on peut toujours esperer que les recherches reveleront un jour des ilot dailamites tant leur ancienne metropole que dans ses colonies. Il suffit de mentionner ici l'ingenieuse thèorie de F.C. Andreas sur l'orginine dailamites des Zaza (Dimla)" (V. Minorsky, Daylam. La Domination des Dailamites, Paris, 1932, p,17; V. Minorsky. Daylam. in: El, p,193).
    5-Bu nedenle de adı geçen kişiler, Zazalar ve Guranilerin Kürtlerin bir kanadı olduğu yolunda ciddi savlar ileri süremezlerdi. Örneğin, Zazalar üzerine tek kelime bile yazmayan Haçatur Abovyan ya da "Kürtçe-Fransızca sözlük"ün yazarı, Rusya'nın Erzurum konsolosu A. Jaba bu konuda nasıl ciddi bir söz söyleyebilirlerdi? Aynı sav Yusupova'nin listesinde yer alan V. Streker ve F. Just için de geçerlidir.
    6-Zazalar’ın başka türlü düşünduklerinin bir kanıtı da Zaza aydınlarının bu makalenin yazarına gönderdikleri sayısız mektuplarda öne sürdüğümüz görüşleri hararetle desteklemeleridir. İlginçtir ki, Zaza dili üzerine Ermenice olarak yayınladiğımız yazılar bir süre önce Türkçeye çevrilerek, Avrupa'da Zaza aydınlarıca çıkarılan "Piya" dergisinde basılmıştır.

    7-G.S. Asatiryan. Eski dönemlerde Ermeniceden Kürtçeye geçen sözcükler. Istoriko- Filologiçeski Jurnal, 1986, No:2 s,168-175 Ibid.: Zaza dili ve Ermenice (ön notlar). - Aynı yerde, 1987, No: 1 s, 159-171
    8- SSCB ve yurtdışında akademi düzeyinde incelemeler yapan İranistler kural olarak D.N. Mackenzie tarafından Kürt diyalektleri üzerine yapılan sınıflamadan yararlanmaktadırlar. Kys.: J. Blau, Le Kurde. in: Copendium Lignaurum Iranicarum, Wiesbaden, 1989, p. 327-335; Eadem. Gürani et Zaza. Ibid. p.336-340.
    9- Bu konu üzerine ayrıntılı olarak bak.: I.M. Oranski. Tarih Işığı Altında İran Dilleri, s. 166
    10-Konu üzerine var olan edebiyat için bak.: G.S. Asatiyan. Zaza dili ve Ermenice, s.160; G.S. Asatiryan, N.Kh. Gevorgian. Zaza Miscellany: Notes on some Religious Customs and Institutions. in: A Green Loaf (Acta Iranica No.8), Leiden 1988, p. 499-508.
    11-Bak.: G.S. Asatiyan, op.cit., p, 160.
    12-Büyük bir olasılıkla bugün artık unutulan Azari dili (İran Azerbayca'nın yerli halkının dili) de Iran dialektleri'nin bu gurubuna giriyordu. Bak.: G.S. Asatiryan. Azarbayca'nın yeryüzünden silinen Azeri dili üzerine notlar.- Voprosi istoriki i kulturi Kavkazskoy Albanii i Armeni, Erivan.
    13-Kys.:H.W. Bailey. Dictionary of Khotan Saka. Cambridge, London, 1979, p.23
    (Dersim Zazacasında “herme“ kol ve “hermey/i“ kollar, nb).
    14-Kys.:H.W. Bailey. Op. cit.,p.316; Y. Zoka. Güyes-e Karingan. Tehran,1953, s.50; L.A. Pireyko. Op. cit., s. 32. G.S. Asatriyan, F.Vahman. Op. cit., p.269; W. Eilers. Die Mundarten von Chunsar. Wiesbadan, 1976, s.346. (Dersim Zazacasında "vês", "vês/aene“: yanmak, nb).
    15- A. Karang. Tati ve Harzani. Tahran, 1955, s.52; K.Hadank. Mundarten der Zaza, hauptsachlich aus Siwerek und Kor. Berlin, 1922, s.291; T. Nawata. The Masal Dialekt of Talishi. -in: Monumentum G. Morgenstierne 11. Leiden, 1982, p. 112; Y. zoka. Op. cit., s.61. (Kuzey Zazacası “berbis“: ağlayış, nb);
    16- K. Hadank. Op. cit., s.290; W. Lenz. Neu-Iranishe Sprachen., -in: Hbo IV/I, Leiden, 1958, s. 174; A. Karang. Op. cit., s.52; T. Nawata. op. cit., p. 110; Y. Zoka Op. cit., s. 60; W. Eilers. Op.cit., s.363. (Zazaca "keyna" ve “keyneke“ (güney); "çêna" ve “çêneke“ (kuzey): kız, nb).
    17-Armanc, June-July 1987, No: 73-74, s.7.
    18- W.B. Henning. Two Manichaean Magical Texts. -BSOS, vol. XII/I, p.56; H.V. Bailey. Armeno-Indoiranica. -TPHS- 1956, p. 117-118. (Zazaca; "rew", hızlı, çabuk, erken, nb).
    19- A. Christensen. Contirbution a la dialectologie Iranienne II. Kobenhavn, 1935, p. 21; K. Hadank. Op. cit., s. 165-1//; A. Karang. Op. cit., s.61; Y. Zoka Op. cit., s. 29; V.I. Abayev. Istoriko etimologiçeski slovar osetingkogo yazika T.I, Moskava, 1958, s. 561.
    20- F. Vahman, G.S. Asatiryan. West Iranian Dialect Materials form the Collection of D.L. Lorimer, vol. I, Copenhagen, 1987, p.115.
    21- K. Hadank. Op. cit. s. 168; A. Karang. Op. cit., s. 66; T. Nawata. Op. cit., p. 109; Y. Zoka. Op. cit., s. 30,58; K. Hadank. Mudarten der Güran. Berlin, 1932, s.282. (Zazaca "sıt": süt, nb).
    22- Bak.: K; Hadank. Op. cit., s.32; W. Henning. Op. cit., p. 175; G.S. Asatiryan. Zaza dili ve Ermenice, s. 169. (Zazaca "çinya", "çinyo", bugün “çino“: yok olarak kullanılmaktadır, nb).
    23- Bak.: G.S. Asatiryan. Orta Farsça ve Part dillerinde fiilimsi adlar. Yerevan, 1989, s.64
    24- K. Hadank. Mundarten der Zaza, s.17; İran dillerinde bu sözcük üzerine daha ayrıntılı olarak bak.: A. Christensen, K. Barr. İranisch Dialektaufzeichnungen aus dem Nachlass von F.C. Andreas. Berlin, 1939, s. 309-310. (Zazaca "waş" iyi, güzel ve "wal" kül terimleri, Kuzey Zazacasında „“wes“ iyi, tatlı , ve “wele“ şeklinde olup kül, toprak demektir. K. Hadank’ın örnekleri ise Güney Zazacasına aittir, nb).
    25- Daha ayrıntılı olarak bak.: G.S. Asariryan, V.A. Livistis, Op. cit., paragraf 3. 2, XVIII, 1,3. (Kuzey Zazacasında “vazd“ değil ama “vozd“ olarak kullanılmakta ve anlamı genelde „yağ“ değil fakat „iç yağı“ demektir. “Vozdın“ -iç yağı bol anlamında- yağlı. Yağ ise „run/ron“ demektir).
    26- Daha ayrintili olarak bak.: G.S. Asatiryan. Eski dönemlerde Ermenice'den Kürtçe'ye geçen sözcükler, s.171
    27- Bak.: G.S. Asatiryan, F. Vahman. Op. cit., p. 269. (Zazaca'da güvercin "gorgeçine" demektir, nb).
    28- Bak.: W.B. Henning. Corlander, - Asia Major, X/2, 1968, p. 196-197.
    (Zazaca’da pirinç, “pırınc“ olarak kullanılmakta ve bunun ilk şekli eski Farsça "wrinça"' olabilir, nb).
    29- A.V. Lo Qoq Kurdisch Texte. Teil II. Berlin, 1908, s.112; K. Hadank. Mundarten der Zaza, s. 299.
    30- Fr. Müller. Bettrage zur Kenntniss der Neupersischen Dielekte. lll. Zaza Dialekt der Kurdensprache. Wien, 1865, s. 17-18; K. Hadank. Mundarten der Zaza. s.86-87; W.B. Henning. The Ancient Languge of Azerbaijan, p. 175; A. Christensen, K. Barr. Op. cit., s.163, Anm. 1; G.S. Asatiryan. Zaza dili ve Ermenice, s. 166-167; J. Blau. Gürani et Zaza, p. 339.
    31- Fr. Müller. Op. cit., s.16; W. Henniig, ibid.
    32- Ayrıntılar için bak.: G.S. Asatiryan. Zaza dili ve Ermenice, s. 159; G.S. Asatiryan, F. Vahman. Op. cit., p. 268.

    Kaynak: http://www.dersimsite.org/zaaziran.html

    ....................................................................................................................................................................................................................



    Not: Raştiye dergisinden Dersim Siteye aktarılan bu makalenin çevriri dilinin, oldukça hatalı ve bozuk olduğunu, makaleyi okuyanlar görecek ve karar vereceklerdir. Gramer kuralları çerçevesinde, kavramların anlamlarını bozmadan bazı düzeltmeler yaparak yeniden yayınlıyorum. Bu arada, makalede açıklık getirilmesi gereken bazı noktalar vardır. Yazarı tarafından yeterince notlar düşüldüğünden, yeni notlar eklemek yerine, var olan notlara parantez içinde ve “nb“ (not benim) ibaresiyle kısa açıklamalar eklemekle yetindim.

    13.05.08

    M. Tornêğeyali




    Mit folgendem Code, können Sie den Beitrag ganz bequem auf ihrer Homepage verlinken



    Weitere Beiträge aus dem Forum DERSİM-ZAZA ARŞİVİ

    RESMÊ WELATİ - gepostet von dersim am Freitag 11.01.2008
    RESMÊ WELATI: MEMLEKET RESIMLERI (KATAGORI: I) - gepostet von dersim am Dienstag 05.12.2006



    Ähnliche Beiträge wie "ZAZA DİLİNİN İRAN DİLLERİ SİSTEMİNDEKİ YERİ_G.S. Asatrian"

    Projektwoche - gepostet von lordharpon am Donnerstag 01.06.2006
    Anfrage auf Administrator - gepostet von Jerome am Montag 26.06.2006