MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ..

DERSİM-ZAZA ARŞİVİ
Verfügbare Informationen zu "MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ.."

  • Qualität des Beitrags: 0 Sterne
  • Beteiligte Poster: dersim
  • Forum: DERSİM-ZAZA ARŞİVİ
  • Forenbeschreibung: Dersim-Zaza Platformu
  • aus dem Unterforum: Cayi_Coğrafya
  • Antworten: 1
  • Forum gestartet am: Dienstag 05.12.2006
  • Sprache: türkisch
  • Link zum Originaltopic: MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ..
  • Letzte Antwort: vor 16 Jahren, 3 Monaten, 15 Tagen, 4 Stunden, 35 Minuten
  • Alle Beiträge und Antworten zu "MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ.."

    Re: MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ..

    dersim -

    MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ..

    MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ...




    Munzur Dağları ve vadileri ile ilgili Değerli bilim insanlarımızın henüz devam eden çalışmalarından elimize geçen kısa bazı özetler sunuyoruz. Bu çalışmayı Munzur Vadisi'nin korunmasına katkı amacıyla bizim için özel olarak derlemesine karşın, ancak ilerde kendilerinin onayı ile ismini anmak durumunda bulunduğumuz saygıdeğer bayan bilim insanımıza teşekkür ediyoruz.



    ALAN TANIMI:



    Munzur Dağları. Erzincan ve Tunceli il sınirlarının tam ortasında bulunan ve 850 metrelerden başlayıp 3462 metre yüksekliğe varan bölgenin en uzun sıradağlarından birisidir. Güneybatı ve kuzeydoğu doğrultusunda uzanan bu dağların 38º-40º doğu enlemleriyle 39º-40º kuzey boylamlarının oluşturduğu bir dikdörtgenin adıdır. Burası kuşuçuşu Karadeniz kıyılarına 160 km, Akdeniz kıyılarına ise 300 km uzaklıktadır. Doğal sınırlarla çevrili yaklaşık 130 x 30 km boyutundaki Munzur Dağları, Yukarı Fırat'ın bir kolu olan Karasu ile başlar ve tüm Kuzey sınırını oluşturarak Çağlayan, Erzincan, Alpköy, Kemah, İliç beldelerini geçerek Bağıştaş dönemecine kadar gelir, sonra Kemaliye'ye doğru yönelerek Başpınar'a kadar batı sınırını çizer. Güney sınırı ise, Umutlu çayı, Yeşilyazı deresi ve Munzur suyu ile Güneybatı'da; Harçik suyu ve Pülümür çayı ile Güneydoğu'da çizilir.

    Alan coğrafya bakımından Doğu Anadolu'da, bitki coğrafyası bakımından İran-Turan bölgesinde, Türkiye Florasının yazarı P.H.Davis'in kareleme sistemine göre B7 karesi içinde yer alır.





    ÖZET:



    Munzur Dağları, Önemli Bitki Alanı (ÖBA) kuzeyde Erzincan ve güneyde Tunceli arasında yaklaşık 130 km uzanan büyük bir dağ kütlesidir. Maksimum yüksekliği 3642 m.'yi bulan bu dağ kütlesi büyük ölçüde kireçtaşı ve volkanik kayalardan meydana gelmiştir. Alanın bitki örtüsü çoğunlukla (relik Sarı çam Pinus sylverstris ve doğal ceviz Jugulans regia topluluklarıyla birlikte) orman, step ve dağ kaya topluluklarından oluşur. Florasında 227 tanesi Türkiye'ye özgü (endemik) 1500 takson kayıtlı Muzur Dağları, yalnız Türkiye'nin değil Avrupa'nın en önemli bitki alanlarından birisidir. ÖBA aralarında 43 tanesi yalnızca kendisine özgü olmak üzere 138 ülke çapında nadir takson içerir.

    Kısmen Munzur Vadisi Milli Park sınırları ve Yaban Hayat Koruma Sahası içinde yer almakla birlikte ÖBA büyük bir tehlike altındadır. Alanda yoğun otlatma ve baraj inşaatı nedeniyle bugüne kadar 7 bitki taksonunun yok olduğu bilinmektedir.

    Munzur Dağları sarp ve yüksek olup kolay geçit vermez. Kemaliye'den Pülümür'e kadar uzanan Munzur Dağları'nın önemli yükseltileri şunlardır: Kemaliye Erenler tepesi 2100 metre; İliç Çaldağı 2343 metre; Ovacık Kırkgözeler Munzur dağı 3188 metre; Ovacık Fikrik tepe 3150 metre; Ovacık Kurluklar tepesi 2980 metre; Ovacık Haraminin tepesi 3250 metre; Erzincan Kazankaya dağı 2050 metre; Erzincan Mercan dağı Akbaba tepesi 3462 metredir. Bu dağlar kuzeyde Karasu'ya, güneyde Zeranik çöküntü ovasına iner. Kuzey kesim ile güney kesim arasında arazinin 1000 metreye varan uçurumlara sahip olması nedeniyle Canciğer, Karagöl, Katır, Mancık, Sohmarik geçitleri gibi birkaç geçit vardır.

    Pleistosen buzullaşmasına uğrayan Muzur Dağları'nın doruklarında çok sayıda sirk gölü, uzun tekne vadileri ve bunların aralarında piramitsi tepeler yer almaktadır (2). Paleozoik formasyonlar alanda kuvarsit, şist ve kalkerlerle temsil edilmektedir. Permiyen'de çok geniş kalkerli alanlar oluşmuştur. Mezozoik formasyonlar andezitik ve bazaltik filiş yatakları içerir. Tersiyer'de andezit, akıntı tüf ve angolomenler; Kuvaterner'de geniş alivyonlar ve travertenler baskındır. Munzur Dağları madenler bakımından da çok zengindir. Örneğin altın, bakır, çinko, demir, gümüş, krom, kurşun vb. Ayrıca kömür yatakları vardır.

    Araştırma alanının yıllık ortalama yağış miktarı Tunceli'de 1100 mm, Pülümür'de 792 mm, Erzincan'da 374 mm, Kemah 370 mm'dir. Yıllık ortalama sıcaklıkları ise Tunceli'de 12,5ºC, Kemah'ta 11,4ºC, Erzincan'da 10,7ºC, Pülümür'de 8,2ºC'dir (4).

    Böyle zengin bir topoğrafya, yerbilim ve iklime sahip olan Munzur Dağları çok çeşitli bitkileri ve hayvanları barındırmaktadır. Alanın özellikleri dikkate alınarak Tunceli ile Ovacık arasında kalan Munzur suyu boyunca burası Munzur vadisi milli parkı ilan edilmiştir. Bu dağlarda alabalık, ayı, çengel boynuzlu dağ keçisi, keklik, kurt, porsuk, sincap, susamuru, tavşan, tilki, vaşak ve çeşitli kuş ve böcekler bulunmaktadır. Bitki örtüsü açısından ise alanın çok zengin bir bitki çeşitliliğine sahip olduğu ortaya çıkmıştır.

    Munzur Dağları ile ilgili birçok yayında alanın değişik floristik özelliklerine değinilmiştir. İlk ve/veya tip toplamlarından yaklaşık yüzyıl sonra ikinci kez toplanan çok sayıda örnek saptanmıştır. Ayrıca bu yayınlarda Munzur dağlarında dolayısıyla Türkiye ve yeryüzünde ortadan kalkan (extinct) türler tartışılmıştır. Buna göre bir yandan yeni türler bulunurken öte yandan bazı türler de çeşitli nedenlerle kaybolmaktadır. Nedenler arasında özellikle sanayi gelişmesi ve nüfus artışı sayılabilir. Bu gelişme ve artışa paralel olarak dünyada olduğu gibi ülkemizde de bitki örtüsü arazi açma, aşırı otlatma, herbisit kullanımı, kentleşme, orman yangını, baraj yapımı, tıbbi ve süs amaçlı bitkilerin doğadan bilinçsizce sökülüp dış satım gibi nedenlerle tahrip edilmektedir. Tablo 1'deki türlerden Astragalus pseudocylindraceus, Barbara auriculata var. Auriculata, Onosma discedens Kemaliye Karasu kıyısında yetişen türler olup Keban barajının yapılması ve dolayısıyla suların yükselmesi sonucu sular altında kalarak yiten türler arasında olanıdır. Yine Kemaliye çevresinde Centaurea psephelloides , Onosma affine; Pülümür çevresinde Campanula oligosperma türleri ise büyük olasılıkla aşırı otlatma sonucu ortadan kalkmıştır. Henüz toplanamadığı için ortadan kalkıp kalkmadığı ve kalktı ise neden kalktığı bilinmeyen Silene oligotricha ve Verbascum calycosum türleri de şu an için yok olan türler kategorisine sokulmalıdır.

    Son zamanlar içerisinde Munzur dağlarında bilim dünyası için yeni türler saptanmıştır. Bunlar tabloda belirtildiği gibi şunlardır: Aethionema munzurense, Campanula yildirimlii, Cerasus erzincanica, Heldreichia atalayi, Hypericum peshmenii, Omphalodes advisiana, Origanum munzurense, Ranuculus muzurensis, Stachystuncdjeliensis, Tanacetum munzurdoghensis, Viola bocquetiana.

    Alanın bitki örtüsü baskın olarak bozkır bitkilerinden oluşmuştur. Örneğın:

    Acantholimonacerosum Astragalus tigridis

    Aegilops umbelllata Bongardia chrysogonum

    Aethionema armenum Bromus tomentellus

    Alcea digitata Camelina laxa

    Alkanna freodini Campanula ptarmicifolia

    Allium armenum Carex eriocarpa

    Allium cordiostemon Centaurea polypodiifolia

    Allium kharputense Centaurea pyrrhoblephara

    Alyssum pateri Centaurea virgata

    Alyssum xanthocarpum Centranhus longiflorus

    Anarrhinum orientale Cephalaria speciosa

    Anchonium elichrysifolium Chaerophyllum crinitum

    Aristolochia bottae Chardinia orientalis

    Arnebia densifolia Chrysopthalmun montanum

    Arrhenatherum kotschy Cirsium elodes

    Arum elongatum Coluteocarpus vesicaria

    Asperula xylorrhiza Cruciata taurica

    Astragalus gummifer Cyclotrichum niveus

    Astragalus halicacabus Dactylorhiza osmanica

    Astragalus hamosus Delphinium albiflorum

    Astragalus haussknechtii Delphinium kurdicum

    Astragalus pinetorum Eranthis hyemalis

    Ebenus laguroides



    Echinops pungens Nepeta fassa

    Erantgis hyemalis Nobrychis cornuta

    Eremopoa persica Origanum acutidens

    Eryngium billardieri Ornithogalum arcuatum

    Ernygium chrysantha Patentilla speciosa

    Euphorbia denticulata Quercus brantii

    Ferula orientalis Quercus libani

    Ferulago setifolia Papaver bracteatum

    Fibigia macrocarpa Papaver cylindricum

    Fritillaria alburyana Paracaryum cristatum

    Galium incanum Paranychia kurdica

    Globularia tricosantha Peganum harmala

    Gundelia teurnefortii Phlomis armeniaca

    Gypsophila ruscifolia Phlomis kurdica

    Helichrysum arenarium Pimpinella corymbosum

    Helichrysum armenium Pistacia eurycarpa

    Heracleum crenatifolium Prangos pabularia

    Hesperis pendula Prangos platychlaena

    Hordeum bulbosum Primula auriculata

    Hyacinthus orientalis Psathyrostachys fragilis

    Hypericum scabrum Puschkinia scilloides

    Iris aucheri Ranunculus fenzlii

    Iris sari Ranunculus sintenisii

    Iris reticulata Ranunculus unguis-cati

    Iris persica Reichardia glauca

    Isatis cappadocica Rheum ribes

    Isatis spectabilis Ricotia aucheri

    Isatis undulata Rochelia disperma

    Juncus gerardii Rosularia radiciflora

    Lallemantia canescens Salvia divaricata

    Lathyrus nivalis Salvia multicaulis

    Linaria cordifolia Salvia virgata

    Morina persica Scabiosa crinita

    Muscari coeleste Scorzonera tomentosa





    Senecio eriospermus Teucrium multicaule

    Serratula oligocephala Thalictrum isopyroides

    Silene spergularia Thymus brachylus

    Smyrnium cordifolium Thymus fallax

    Sternbergia clusiana Tulipa julia

    Taeniatherum caput-medusae Verbascum speciosum

    Tanacetum mucroniferum Veronica multifida

    Tchihatchewia isatiden Wiedemanniana oientalis



    Orman vejetasyonu olarak araştırma alanının güneydoğusunda 1500-2000 metreler arasında Meşe (Quercus petrea subsp. pinnatiloba, Q. libani) ve seyrekçe Titrekkavak (Populus tremula) görülür. Güneybatıda Kemaliye, Armağan ile kuzeybatıda Kemah, Eriç dolaylarında Mazımeşesi (Q. infectoria subsp. boissieri) yayılış gösterir. Ovacık ilçesi Mercan boğazında az sayıda kalan Cevizliklere (Juglans regia) raslanmışır. Dağ ardıcı (Juniperus exelsa) alanın hemen her yerinde 2500 metrelere kadar çıkabilir. Dikenardıcı (J.oxycedrus subsp. oxycedrus) alanın kuzey kesimlerinde daha sıkça görülür. Bozkırda tektük görülen bazı ağaç ve çalı türleri arasında Akçaağaç (Acer monspessulanum), Dağüzümü (Amelachier rotundifolia), Yabanbademi (Amygdalus triamiygdalus), Karamuk (Berberis crataegina), Davrun, Çitlenbik (Celtis glabrata, C.tournefortii), Kuşüzümü (Cerasus erzincanica), Melem, Mahlep (Cerasus mahalep, C. microcarpa), Kızılcık (Cornus mas), Dağmuşmulası (Cotoneaster nummularia), Alıç, Yemişen (Crataergus aronia, C. monogyna, C. szovitsii), Kurtbağrı (Daphne oleoides), Karaburçak, Yabanılyasemin (Jasminium fruticans), Karaçalı (Paliurus spina-christi), Menengiç (Pistacia terebinthus), Ahlat (Pyrus elaeagnifolia), Üvez (Sorbus umbellata), Cehri (Rhamnus kurdicus), Kuşburnu (Rosa pulverulenta), Böğürtlen (Rubus sanctus), İspir (Spiraea crenata), Araştırma alanında yayılışı dikkati çekici olan tür Sarıçam (Pinus sylvestris)'dir. Tipik bir Karadeniz türü olan bu Sarıçam Ovacık ilçesi Mercan cayının her iki yamacında 1200-1500 metrelerde doğal olarak uzanır. Ovacık'ta Kırkgözelerden doğup Tunceli'ye doğru akan Munzur suyunun geçtiği Munzur vadisi boyunca göze çarpan bellibaşlı tütler şunlardır: Akçaağaç (Acer platanoides, A. tataricum), Kızılağaç (Alnus glutinosa), Kızılcık (Cornus sanguinea subsp. australis), Barutağacı (Frangula alnus subsp. pontica), Dişbudak (Fraxinus angustifolia var. angustifolia), Huş (Betula litwonowii, B. pendula), Ceviz (Juglans regia), Çeten (Pistacia eurycarpa), Çınar (Platanus orientalis), Karakavak (Populus nigra), Yabaneriği (Prunus divaricata), Meşe (Quercus libani, Q. petraea subsp. peduciliflora), Cehri, Akdiken (Rhamnus catharticus), Kuşburnu, Gül (Rosa canina), Böğürtlen (Rubus caesius), Sarısöğüt (Salix alba), Ilgın (Tamarix smyrnensis), Gıldar, Kartopu (Viburnum opulus). Ayrıca sucul ve kaya ortamlarında yetişen çok çeşitli türler de vardır.

    Şu ana dek munzur dağlarından 1407 tür, 75 alttür ve 36 varyete olmak üzere toplam 1518 takson saptanmıştır. Bu denli zengin bitki örtüsünü bir ülke ile kıyaslayabiliriz: Örneğin İngiltere'de 1850 tür, Hollanda'da 1500 tür var.

    Munzur dağlarından bilinen Türkiye'ye özgü endemik türlerin (Dünyada Türkiye'den başka yerde yetişmeyen türler) sayısı 277 olup toplam doğal floraya oranı %20'dir (33). Bunlardan 43 (%3) tür yalnızca Munzur dağlarına özgüdür. (Tablo 1)





    TABLO:



    Munzur Dağlarına özgü türler (Dünyada Munzur Dağlarından başka yerde yetişmeyen türler). "*" ile belirtilen ise günümüzde tekrar bulunamamış ve yok olduğu düşünülen türler.

    Aethionema munzurense P.H.Davis et Yıldırımlı (Brassicaceae) (7)

    Ajuga chamaepitys (L.) Schreber subsp. euphratica Davis (Lamiaceae)

    *Astragalus pseudocylindraceus Bornm. (Fabaceae)

    *Barbarea auriculata Hausskn. Ex Bornm. var. auriculata (Brassicaceae)

    Campanula hedgei Davis (Campanulaceae)

    Campanula munzurenisi Davis (Campanulaceae)

    *Campanula oligosperma Dambolt (Campanulaceae)

    Campanula quercetum Hub.-Mor. Et Simon (Campanulaceae)

    Campanula yildirimlii Kit Tan et Sorger (Campanulaceae) (8)

    Carex eriocarpa Husskn. et Kük. (Cyperaceae)

    Centuarea aucherana DC. (Asteraceae)

    *Centuarea psepholloides Freyn et Sint. (Asteraceae)

    Cerasus erzincanica Ş.Yıldırımlı (Rosaceae)

    Eryngium ilex Davis (Apiaceae)

    Galium ceratocarpon Boiss. (Rubiaceae)

    Geranium eginense Hausskn. et Sint. ex Knuth (Geraniaceae)

    Heldreichia atalayi Kit Tan (Brassicaceae) (8)

    Hypericum peshmenii Yıldırımlı (Hypericaceae) (10)

    Isatis spectabilis Davis (Brassicaceae)

    Isatis undulata Aucher ex Boiss. (Brassicaceae)

    Minuartia valedictionis McNeill (Caryophyllaceae) (34)

    Omphalodes davisiana Kit Tan et Sorger (Boraginaceae) (8)

    *Onosma affine Hausskn. ex Riedl (Boraginaceae)

    *Onosma discedens Hausskn. ex Bronm. (Boraginaceae)

    Origanum munzurense Kit Tan et Sorger (Lamiaceae) (11)

    Paronychia kurdica Boiss. Subsp. montis-munzur Chaudri (Illecebraceae)

    Renunculus munzurensis S.Erik et. Ş.Yıldırımlı (Ranunculaceae) (12)

    Ranunculus sintenisii Freyn (Ranunculaceae)

    Scrophularia erzincanica R.Mill (Scrophulariaceae)

    Scrophularia subaequiloba Lall (Scrophulariaceae)

    *Silene oligotricha Hub.-Mor. (Caryophyllaceae)

    Silene surculosa Hub.-Mor. (Caryophyllaceae)

    Stachys munzurdaghensis Bhattacharjee (Lamiaceae)

    Stachys tundjeliensis Kit Tan et Sorger (Lamiaceae) (11)

    Tanacetum cappadocicum (DC.) Schultz Bip. (Asteraceae)

    Tanacetum muzurdghensis Yıldırımlı (Asteraceae) (6)

    Thymus convolutus Klokov (Lamiaceae)

    Trigonosciadium intermedium Freyn et Sint. (Apiaceae)

    *Verbascum calycosum Hausskn. ex Murb. (Scrophulariaceae)

    Verbascum heterodonthum Hub.-Mor. (Scrophulariaceae)

    Verbascum leiocarpum Murb. (Scrophulariaceae)

    Vicia glareosa Davis (Fabaceae)

    Viola bocquetiana Yıldırımlı (Violaceae) (14)



    TEHDİTLER:



    Yaygın olarak sürdürülen hayvancılık ve otlatma faaliyetleri alandaki orman bitki örtüsü üzerinde büyük bir tahribatın meydana gelmesine neden olmuştur. Bu nedenle yalnızca Kemaliye cıvarında kayıtlı bulunan Centaurea psephelloides ve Onosma affine ve Pülümür civarında bulunan Campanula oligosperma'nın yok olduğu tahmin edilmektedir. Buna ek olarak son yıllarda Munzur Dağları'nda yapılan botanik araştırmaları sırasında Silene oligotricha ve Verbascum calycosum bireylerine de tekrar rastlanamamışır.

    Keban barajının inşaatı ve Fırat Nehri'nin yukarı kesimlerindeki Kemaliye Karasu Knyonunun dik yamaçlarının baraj gölü suları altında kalması sonucu 3 tür: Astragalus pseudocylindraceus, Barbarea auriculata var. auriculata ve Onosma discedens yok olmuştur.

    Bunlara ek olarak endişe verici baraj inşaatları bu eşsiz doğadaki bitki örtüsünü tehdit etmektedir. (Konaktepe I ve II Hodroelektrik projeleri ve Munzur ve Pülümür Çayları üzerinde toplam 7 baraj gölünün daha yapımı planlanmaktadır).



    KORUMA:



    ÖBA, kısmen 21.12.1971 tarihinde ilan edilen Munzur Vadisi Milli Park (42.000 ha) sınırları içinde yer alır. Milli Park sınırları Tunceli'nin kuzeyinde Muzur Çayı vadisini içermekle birlikte zirve bölümündeki dağ habitatlarının çok az bir kısmını kapsar. ÖBA içinde aynı zamanda Ovacık Munzur Vadisi Yaban Hayatı Koruma Sahası da yer alır. Antitoroslar ve [Yukarı Fırat Bitkisel Çeşitlilik Merkezi (SWAN 12)] olarak tanımlanan bölge içinde yer alır.

    Alanda yer alan bir tür Bern Sözleşmesi: Ek Liste 1'de bulunur. Typha shutlevorthii

    [Türkiye kısaca "Bern" adıyla anılan "Avrupa'nın Yaban Hayatı ve Yaşam Ortaklarını Koruma Sözleşmesi"ne (The Convention on the Conservation of European Wildlife and Natural Habitats) 20.02.1984 tarihinde üye olmuştur. Sözleşmenin amacı doğal bitki ve hayvan türlerini ve bunların doğal yaşam ortamlarını korumak ve bu amaçla üye ülkeler arasında işbirliği yapmaktır. Sözleşmeye imza atan Türkiye gibi ülkeler tehlike altında bulunan bitki ve hayvan türleri ve doğal yaşam ortamlarını korumak amacıyla gerekli YASAL VE İDARİ önlemleri almakla yükümlüdürler.]



    SONUÇLAR ve ÖNERİLER:



    Munzur vadisinin bitkiler bakımından önemi yukarıda belirtildiği gibi tartışılmaz.

    * 12 tür küresel ölçekte tehlike altındadır.

    * 107 tür Avrupa ölçeğinde tehlike altındadır.

    * 19 tür ulusal ölçekte nadir türlerdir.

    * alan dünya çapında önemli merkezlerdendir.

    * Bern antlaşması ile korunması gerekli bir tür alanda doğal olarak yetişmektedir.

    * Alanda Bern Sözleşmesi ile korunması gerekli olan 2 habitat tipi vardır: İran-Anadolu stepleri ve İç Anadolu step meşe toplulukları.

    Bu alan bir dünya mirasıdır ve yüzyıllarca zamanda oluşan bu eşsiz değerdeki bitki çeşitliliği korunmalıdır. Bu bölgede planlanan herhangi bir aktivitenin bölgeyi nasıl etkileyeceği hesaplanmadan ve bilimsel verilere dayanan görüşler alınmadan yapılmaması gereklidir.

    * Baraj yapılması düşünülen alanın Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) yapılmalıdır.



    ***

    KAYNAKLAR:



    1. Yıldırımlı, Ş. , Hypericum peshmenii (Hypericaceae), a new species from Turkey, Ot Sistematik Botanik Dergisi, 2(2): 11-14, 1995.

    2. Tan, K., Sorger, F., New taxa from East Anatolia, Notes RBG Edinb., 41, 3, 527-534, 1984.

    3. Yıldırımlı, Ş., Munzur dağlarının yeni, ilginç ve tükenen bitki türleri, Hacetepe Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi, 10:39-47, 1989.

    4. Yıldırımlı, Ş., Viola bocquetiana (Violaceae), a new species from Turkey, Ot Sistemaik Botanik Dergisi, 1(1): 1-4, 1994.

    5. Yıldırımlı, Ş., Munzur dağlarının tıbbi ve endüstriyel bitkileri, Fırat Havzası Tıbbi ve Endüstriyel Bitkileri Sempozyumu, 6-8 Ekim 1986, Elazığ, Edl.: Prof.Dr.Ş.Baltepe, Doç.Dr.T.Babaç, Y.Doç.Dr. H.Evren, 83-102, 1991.

    6. Yıldırımlı, Ş., Munzur dağlarının ağaç ve çalı türleri ile bunların kullanım değerleri, Ot Sistematik Botanik Dergisi, 1(1): 23-40, 1994.

    7. Yıldırımlı, Ş., Erik, S. (1987). New floristic records from Munzur dağları, Doğa Türk Biyoloji Dergisi, 11(2):81-95, 1987.

    8. Yıldırımlı, Ş., Türkiye'den çeşitli kareler için yeni kayıtlar, Doğa Türk Biy.Derg. 11(1):195-203, 1987.

    9. Yıldırımlı, Ş., Akan, H., New floristic records for the various squares in the flora of Turkey, Ot Sistematik Botanik Dergisi, 2(1):125-131, 1995.

    10. Yıldırımlı, Ş., Dönmez, A.A., Türkiye florası için iki yeni yetiştirme familya, birçok tür ve çeşitli kare kayıtları, Ot Sist.Bot.Derg., 5(1): 59-72, 1998.

    11. Yıldırımlı, Ş., Munzur dağlarındaki ağaçların ve çalıların familya, cins ve tür seviyesinde teşhis anahtarları, Ot Sistematik Botanik Dergisi 1(1):5-21, 1994.

    12. Yıldırımlı, Ş., Munzur dağlarının ağaç ve çalı türleri ile bunların kullanım değerleri, Ot Sistematik Botanik Dergisi, 1(1):23-40, 1994.

    13. Yıldırımlı, Ş., Erik, S., Munzur dağlarının başlıca vejetasyon tipleri, Doğa Bilim Dergisi, Seri A2, 9(3):598-605, 1985.

    14. Yıldırımlı, Ş., Flora of Munzur dağları (Erzincan-Tunceli), Ot Sistematik Botanik Dergisi, 2(1):1-78, 1995.

    15. Yıldırımlı, Ş., (1994). Viola bocquetiana (Violaceae), a new species from Turkey, Ot Sistematik Botanik Dergisi, 1(1):1-4.



    http://www.geocities.com/yesilanarsi/yazilar/munzur_daglari.htm



    Mit folgendem Code, können Sie den Beitrag ganz bequem auf ihrer Homepage verlinken



    Weitere Beiträge aus dem Forum DERSİM-ZAZA ARŞİVİ

    Koê Milpeti_Milpet Dagi - gepostet von dersim am Sonntag 23.09.2007
    2007 SEÇIMLERI ve DERSIM YURTSEVERLERI - gepostet von dersim am Donnerstag 31.05.2007



    Ähnliche Beiträge wie "MUNZUR DAĞLARI'NIN NADİR ve TEHLİKE ALTINDAKİ BİTKİ ÖRTÜSÜ.."