Verfügbare Informationen zu "Milli Görüs Yazi Dizisi - 1"
Qualität des Beitrags: Beteiligte Poster: serhatd Forum: Milligenclik Forenbeschreibung: Isvicre Milligenclik Forum aus dem Unterforum: Her Telden Antworten: 1 Forum gestartet am: Montag 26.03.2007 Sprache: deutsch Link zum Originaltopic: Milli Görüs Yazi Dizisi - 1 Letzte Antwort: vor 17 Jahren, 19 Tagen, 21 Stunden, 19 Minuten
Alle Beiträge und Antworten zu "Milli Görüs Yazi Dizisi - 1"
Re: Milli Görüs Yazi Dizisi - 1
serhatd - 30.03.2007, 12:34Milli Görüs Yazi Dizisi - 1
S.a
Bu Yaz Dizimizin ilk Yazisi olmak üzere, Toplam 11 Yazidir.
Devami ni en kisa zamanda sizlerle paylasacagim....
Prof. Dr. Necmettin Erbakan ile 17 yaşımda tanıştım. Birçokları gibi ben de, önce Erbakancı, sonra Milli Görüşçü oldum. Bu, uzun bir konu…
O yıllarda sol camiaya mensup gazete ve dergileri okuyordum. Gerçi o gazete ve dergileri hala okuyorum. Ama iki “okuma” arasındaki fark, Erbakan farkıdır.
Bugün, Müslüman bir şahsiyet olarak tanınıyorsam, bu, önce Allah’ın, sonra da Erbakan Hocamın sayesinedir.
Eğer o, Milli Gençlik Vakfı ve Refah Partisi’ni kurmamış olsaydı, halim ne olurdu?
Milli Görüş’ün, dolayısıyla Erbakan Hoca’nın ilk sözü “ahlâk”tır. Ahlâk, dinimizin çatısıdır, direğidir, her şeyidir.
Adil Düzen, Yeniden Büyük Türkiye, D-8 gibi projeler, hep ahlâk kavramından yola çıkılarak oluşturulmuş, hazırlanmıştır.
Erbakan başbakan olduğunda, ilk talimatı, Türkiye’nin köşe bucak taranıp muhtaç insanların tespit edilmesine yöneliktir. Bu, ahlâkın ona yüklediği bir sorumluluktur.
Bu, bir vicdan meselesidir. Erbakan başbakan olduğunda, “Müslümanlar kardeştir” sözünün içini doldurmaya gayret etmiş; İran’dan Mısır’a, Malezya’dan Libya’ya kadar İslam beldelerine yönelmiştir. Söyleyen değil, yapan bir başbakan!
Cumhuriyet’in kuruluşundan Milli Nizam Partisi’ne kadar olan süreçte, mütedeyyin camia, devletten bir iki siper kapma mücadelesi veriyordu. Falanca milletvekili veya bürokrat “bizim adam” olunca yetiyordu.
Erbakan Hoca, bu mücadeleyi daha ileri, daha ciddi bir boyuta taşımış; birkaç koltuğa değil, direkt devlet yönetimine talip olmuştur.
Bu; elli yıldır uyutulan, sindirilen, yok sayılan derin milletin uyanışıdır.
Bu; nalburların, manavların, bakkalların, kapıcıların, çiftçilerin; kısacası yerli halkın, başını kaldırıp sadece ülkesine değil, dünyaya bakmasıdır.
Kızlarını genellikle okutmayan, oğlanlarını da sadece ilkokula gönderen bu insanlar; o tarihten sonra bütün imkânlarını zorlamış, ellerindekini satıp çocuklarına yüksek tahsil yaptırmaya başlamıştır.
Milli Görüş harekâtı, kısaca söylersek, yerli unsurların devleti yönetmeye talip olması ve iktidara yürümesidir.
Sadece oy olarak değil, imkân olarak da bir şeylerin yapılmasıdır: Gazete, televizyon, radyo, dergi, vakıf, dernek, sendika vs.
Yeri gelmişken, derin millet kavramını da biraz açalım. Osmanlı Devleti Balkanlarda, Kafkaslarda ve Ortadoğu’da toprak kaybetmeye başladığı zaman, ileride neler olacağını görmüş, yani sonunu tahmin etmiş ve bazı önlemler almıştır.
Bu önlemlerden biri de, Anadolu dışından gelen, getirilen İslam unsurlarının, yani müminlerin, yani devletine ve dinine sadık olanların, Kastamonu’dan Aksaray ve Karaman’a, Adapazarı’ndan Sivas’a kadar olan bölgeye yerleştirilmesidir. Kastamonu’da Gürcülerin, Sivas’ta Çerkezlerin, Adapazarı’nda Boşnakların olması boşuna değildir.
Bir anlamda Osmanlı, Anadolu’nun ortasına, özenle seçtiği Müslümanlardan sağlam ve kalın bir duvar örmüştür.
Nitekim Ruslar, Erzincan’a kadar gelmişler, sonra bu duvara çarpıp gerisin geriye gitmişlerdir. Yunan birlikleri İzmir’den Anadolu’ya girmiş, neredeyse dünyanın en hızlı ilerleyişini gerçekleştirip Eskişehir’e kadar gelmişlerdir. Karşılarına çıkan duvar, onları darmadağın etmiş, Atina’nın yolunu zor bulmuşlardır. (Ayrıntılı bilgi için bakınız: İttihat ve Terakki’nin Müslümanları İskan Politikası, Fuat Dündar, İletişim Yayınları, 284 sayfa.)
Dikkat edilirse, Sevr anlaşmasında “bize” bırakılan yerler, “duvar” diye adlandırdığımız bölgedir.
Yani, bu bölgeyi işgal edip ele geçirmeyi galip devletler bile göze alamamışlardır.
“Derin millet” diye adlandırdığım kesim, işte burası, bu duvarın taşları, tuğlalarıdır.
Yine dikkat edilirse, Milli Görüş’ün çok oy aldığı yerlerin haritası ile Sevr anlaşmasında “bize” bırakılan yerlerin haritası, neredeyse aynıdır.
Erbakan Hoca, “Milli Görüş, bu milletin özüdür” derken, benim anladığım da budur.
Derin milletin uyanışı, kuşku yok ki, Batılıların ve onlar gibi olanların en büyük kâbusudur. Erbakan’a yapılan bunca kötülüğün, duyulan bunca kinin nedeni de budur.
Onu halkın gözünden düşürmek, mücadelesini boşa çıkarmak, karşı tarafın en büyük arzusudur. Çünkü Erbakan’ın başlattığı mücadelenin boşa çıkması demek, milletin bir kez daha yenilmesi anlamına geliyor.
Mit folgendem Code, können Sie den Beitrag ganz bequem auf ihrer Homepage verlinken
Weitere Beiträge aus dem Forum Milligenclik
Seytanin Peygamber efendimizle konusmasi - gepostet von ..::SenoL::.. am Dienstag 27.03.2007
Milli Görüs Yazi Dizisi- 2 - gepostet von serhatd am Mittwoch 04.04.2007
Adobe Photoshop CS3 + crack - gepostet von ..::SenoL::.. am Freitag 08.06.2007
Ähnliche Beiträge wie "Milli Görüs Yazi Dizisi - 1"
Nicht hacken demas oder milli schicken Wichtig!!!! - mulsch (Mittwoch 22.09.2004)
Spende an Milli Görüs - keine Einbürgerung - degisim (Freitag 21.01.2005)
Son Harfle Milli Takim Oyunu - NiceGirl (Freitag 24.06.2005)
MIlli Mac'a beraber bakalim - FriendlyFire (Montag 07.11.2005)
Milli - simphony (Freitag 05.10.2007)
Ask Oyunu Dizisi Nasil ? - Mesut01 (Sonntag 02.04.2006)
Doll - Contest *9 - leiter (Sonntag 15.03.2009)
DRINGO MILLI GEHT?!?!?! - Schlix (Donnerstag 11.05.2006)
TüRK A MiLLi TaKIMI - cavdar1971 (Mittwoch 24.05.2006)
Eure Meinungen zu "Wonderland" und "One Milli - Raptor242 (Sonntag 30.07.2006)