Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk

Untitled
Verfügbare Informationen zu "Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk"

  • Qualität des Beitrags: 0 Sterne
  • Beteiligte Poster: hanifi - oznur
  • Forenurl: Klick
  • aus dem Unterforum: Tarih
  • Antworten: 2
  • Forum gestartet am: Donnerstag 07.12.2006
  • Sprache: türkisch
  • Link zum Originaltopic: Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk
  • Letzte Antwort: vor 17 Jahren, 28 Tagen, 5 Stunden, 5 Minuten
  • Alle Beiträge und Antworten zu "Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk"

    Re: Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk

    hanifi - 26.03.2007, 21:20

    Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk
    Dünya denizcilik ve savaş tarihinde, ilk uçak gemisini batıranın bir Türk olduğunu biliyor muydunuz? Peki ya bu işi, bir sahra topu ile yaptığını söylesek? Bu inanılmaz işi, Topçu Mülazım Mustafa Ertuğrulun bataryası başarmıştı&

    Sarı, sapsarı& Soğuktan ölmeden önce insan sapsarı bir rüya görürmüş& Sarı Ölüm der Halil Paşa& Sarıkamış Fatihi olmak için yeğeni Enver Paşa ile yarışan Halil Paşa, anılarında, soğuktan donarak ölen 30 bin askerin, o gece aynı rüyayı gördüğünü anlatır&

    Birinci Dünya Savaşı boyunca Türk askeri, tanrının soğuk cehennemi zemheri, sıtma, tifüs, sarı humma ve pellegra ile sık sık karşı karşıya geliyordu. Sadece Sarıkamışta değil, Galiçyada, Yemende, Çanakkalede& Türk askeri düşmandan çok iklime, hastalıklara ve yokluklara karşı bir savaş vermekteydi. Yokluklar, Türk askerinin kendisinden kat be kat üstün yedi düvele karşı savaşında, bambaşka bir silah ile, hayal gücü ile savaşmasını sağladı.

    Nasıl sağlamasın ki? Tifüs, sıtma ve humma askerleri kemirirken ve koskoca imparatorluk içinde ordunun elinde sadece birkaç bozuk Alman yardımı uçak varken, düşman karşına bir uçak gemisi ile çıksın!

    1915te üzerinde bir dizi uçağın durduğu bir uçak gemisini ilk gördüklerinde, Türk askerinin hissettiği, Kızılderililerin tüfek ile tanıştıklarında yaşadıklarına benzer bir duygu olsa gerek& Peki ama bununla nasıl savaşılır? Üstünde ölüm kusan uçakları, taretleri ve yanındaki iki kruvazörüyle, 120 metrelik bir çelik yığını nasıl yenilir?

    Şimdi okuyacağınız öykü, dört sahra topu ile dünyada bir uçak gemisini batıran ilk askerin, Topçu Mülazım (Teğmen) Mustafa Ertuğrulun öyküsüdür&

    27 Aralık 1916. Saat: 13.00
    Türk askeri cenge hazırlanıyordu. Biraz sonra kopacak kıyametin heyecanı ile benim de yüreğim çarparken; gözüm batarya dürbününün adesesinde, düşmanı seyrediyordum. Meis, güzel bir pazar gününün neşeli havası içinde tatilin zevkini sürüyordu& Bizim taraftaki harekât ve gürültü gittikçe sükûn buldu. Herkesin kulağı, bir ağızdan çıkacak keskin bir kumandayı bekliyor. Ateeeş& Nihayet saat 13.25te aylardan beri karşısındaki yabancı çığlıklara dişini sıkıp susan dört ağız birden alev kusmaya başladı&

    Dünya savaş tarihinde bir ilk olan, 7.7 inçlik dağ bataryasının bir uçak gemisini 36 dakikada sulara gömen komutu verişini böyle anlatıyor Topçu Mülazım Mustafa Ertuğrul. Batırdığı uçak gemisi ise, 120 metre boyunda, saatte 24,5 mil hız yapan ve altı uçak taşıyan İngiliz bandıralı Ben My Chreedir!

    Birinci Dünya Savaşını anlatan tarih kitaplarında, Ben My Chree, tek cümle ile yer alır: Batırılan ilk uçak gemisi


    Ben My Chree, Meis Limanında isabet almış, yanıyor!

    Mustafa Ertuğrul ve komutasındaki topçu bataryası, o gün Meis Limanına demirli uçak gemisi Ben My Chreenin dışında, 200e yakın yelkenli gemi ve sandalı batırır.

    İngilizlerin hayaline bile gelmeyecek bir iş yapar Mustafa Ertuğrul. Meis Adası limanının tam karşısındaki buruna dört sahra topundan oluşan bataryasını, tam iki ay boyunca dağları aşırarak, gülleleri sırtlarında taşıyarak getirirler! Burunda, Ben My Chreenin limana girmesini sessizce bekleyen 30 kadar Türk askeri, dünya savaş tarihine bir savaş gemisini batıran ilk birlik olarak geçerler. Hem de 7,7 inçlik, dört cılız sahra topuyla!

    İngiliz ve Fransız donanması raporları, Türk kıyılarındaki çılgın bir Türk bataryasından bahsetmektedir artık&

    13 Aralık 1917. Ağva Koyu
    Müttefik deniz kuvvetleri, Akdenizdeki en önemli silahlarından birinden olduğu için öfkelidir. Türk kıyıları sürekli denetim altında tutulur; motorlar, kayıklar batırılır, yerleşim birimleri zaman zaman bombardıman edilir. Sabrı taşan Topçu Mülazım Mustafa Ertuğrul, yaptığı yeni bir planı 135. Alay komutanı Alman yarbayına kabul ettirmeye çalışır;

    Müsaade ederseniz, bataryamla, bir gece ansızın Antalyayı terk ederek meçhul bir istikamete gidiyormuş gibi yapıp, Ağva Koyuna gideyim. Limana hâkim buruna bataryamı yerleştireyim. Emrime verilecek bir yelkenli ile bu gemiyi limana sokup avlamaya çalışayım.

    Plan basittir. Bölgenin zorlu coğrafyası ve yol yokluğundan ötürü, Türklerin askerlere kumanyalarını yelkenli teknelerle dağıtmak zorunda olduğunu Fransızlar bilmektedirler. Fransız savaş gemileri, bu yelkenlileri sık sık yakalamakta ve kumanyaya el koyup Türk askerlerinin aç kalmalarına neden olmaktadır.

    Fransızlara kovalamaktan zevk duyacakları bir yelkenli gönderir Mustafa Ertuğrul. Faaliyet raporuna yeni bir başarı olarak geçecek bu basit avı, Fransız kruvazörü Paris II, Ağva Koyunun içine dek izler. Girmesiyle de, bir hafta önce koya egemen bir noktaya yerleşmiş olan Mustafa Ertuğrulun bataryası ateş komutuyla saldırıya geçer!

    Paris II, sadece 18 dakikada denize gömülür. Düşman donanması içinde artık efsaneleşmeye başlayan Mustafa Ertuğrul bataryası, 145 atımdan 110unu gemiye isabet ettirecek kadar ustadır.

    Kamikaze botu ile batırılan Alexandra!
    Paris IIyi kaybeden Fransızlar, Türk kıyılarında intikam fırtınası estirirler. Kıyıdaki yerleşim birimleri durmadan bombardıman edilir.

    Uçak gemisi Ben My Chreenin ardından koskoca Paris II kruvazörünün de bir dağ bataryası ile batırılması, Müttefiklerin artık açıktan seyretmeye başlamasına neden olmuştur. Gemilerin topçu menzilinin dışından dolaşması Mustafa Ertuğrulu durduracak değil ya! Dağ bataryası ile uçak gemisi batırılırsa, küçük bir balıkçı teknesiyle bir savaş gemisi haydi haydi batırılır!

    Topçu Mülazım Mustafa Ertuğrul, Paris IIyi batırdığı bombardıman sırasında elinden kaçırdığı Alexandra adlı savaş gemisi için dahiyane bir tuzak kurar:

    Herhangi bir yelkenlinin kaburgasını kaplayan iç tahtaları sökülerek, mümkün mertebe fazla miktarda dinamit kaburga aralarına döşenecek, tam merkezine de bir top fünyesi yerleştirilecek. Fünye halkası bir telle portakal sandıklarından birisinin altına bağlanıp, kaburgalar tekrar çakılarak düzen hazırlanacaktı. Birbirine bağlı sandıklar mutlaka bir vinç yardımıyla kaldırılacaktı ki, fünye dinamiti ateşleyip geminin batırılmasını sağlayacaktık.

    Bir kamikaze botu haline getirilen yelkenli, kıyıdan açılır. Açık denizde Fransız savaş gemisini gören önceden tembihli askerler, suya atlayıp kıyıya doğru yüzmeye başlarlar. Fransızlar portakal sandıkları ile dolu bir tekneyi ele geçirdikleri için mutludurlar, ama ya bu da o Çılgın Türkün bir tuzağıysa?

    Sandalın üzerine önce bir Fransız bahriye eri çıkartılır. Görünürde bir tuzak yoktur. Ama ya Türkler portakalları zehirlemişse? Sandalın uzağında duran savaş gemisi Alexandranın güvertesindeki gemi doktoruna birkaç portakal götürülür. Portakallar zehirsizdir! Derin bir oh çekilir& Sandal savaş gemisine yanaştırılır ve birbirine bağlı portakal sandıklarını gemi güvertesine çıkartmak için vinç çalıştırılır. Buuumm!..

    Kurulan tuzağa düşen Alexandra, gövdesinde açılan birkaç metrelik delik yüzünden göz açıp kapayıncaya kadar denizin dibini boylar. Savaş tarihine, belki de Akdenizde Türklerle Müttefikler arasındaki deniz savaşları adıyla geçmesi gereken, ama aslında sadece 23 yaşındaki bir Türk subayının akıl almaz başarısının özeti böyle&

    Kamaları sökülmeyen tek batarya
    Dünya Savaşı bittiğinde, Mondros Mütarekesi gereğince, işgal edilen Anadolu topraklarında, tüm silah ve cephaneye el konuldu. Topların kamaları söküldü. O tarihlerde Aydın bölgesindeki birlikleri denetlemekle görevlendirilen Ben My Chreenin eski komutanı Charles R. Samson; Gösterdiği kahramanlıktan dolayı bu batarya toplarının kamalarını sökmek askeri şerefe aykırıdır diyerek, Mustafa Ertuğrulun bataryasına dokunmaz!

    Birinci Dünya Savaşı sonrasında kamaları sökülmeyen bu dört sahra topundan oluşan batarya, Kurtuluş Savaşına katılan ilk topçu birliğidir&

    Not : Feyzi Öktem ile Ali Işıngörün yazdıkları bu yazı, Focus dergisinin 2004 Ekim sayısında yer almıştı.



    Re: Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk

    oznur - 27.03.2007, 08:01


    sarıkamış kitabından alıntı sanırım bu yazı..okumuştum çünkü :wink:



    Mit folgendem Code, können Sie den Beitrag ganz bequem auf ihrer Homepage verlinken



    Weitere Beiträge aus dem Forum Untitled

    kürtler ne yapmaya çalişiyor? - gepostet von oznur am Donnerstag 09.08.2007
    Hanifi (Ali) - gepostet von hanifi am Freitag 08.12.2006
    dağda Atatürk silüeti görünmeye başladı - gepostet von oznur am Donnerstag 14.06.2007
    ATATÜRK hakkında 30 Özel şey - gepostet von sertunc am Donnerstag 15.03.2007
    EKİM 2008'DE ALMAN ÜNİVERSİTESİ AÇILIYOR (izmir) - gepostet von oznur am Dienstag 08.05.2007
    rahatlamaa - gepostet von gece am Mittwoch 17.10.2007



    Ähnliche Beiträge wie "Dünya denizcilik ve savaş T., ilk uçak gemisini batiran Türk"

    Alem FM 89.3 - Ilk 20 2007 - underground28 (Donnerstag 02.08.2007)
    Andreas Türk - samiras (Sonntag 21.08.2005)
    Alles Gute honda1985 - Matze (Freitag 06.05.2011)
    Türk Bayragi Tüzügü - djturkiyem (Freitag 09.12.2005)
    Ilk Maclar - ladybjk (Dienstag 14.08.2007)
    Kayip etik dünya sampiyonlunu - djselim (Montag 18.04.2005)
    işte TÜRK lerin gururu site..PKK sitesini çökerttiler - oznur (Freitag 17.08.2007)
    FREKANS´lar(türk kanallari) - MeSuT BoSS (Freitag 17.06.2005)
    Nokia'dan bir ilk daha.. - MeSuT BoSS (Samstag 18.06.2005)
    TuS Langenheide - FC Türk Steinhagen: 7 - 0 (4-0) - TuS-Cheffe (Montag 03.09.2007)