AGAHİ

Www.RadyoTurkuler.de.vu
Verfügbare Informationen zu "AGAHİ"

  • Qualität des Beitrags: 0 Sterne
  • Beteiligte Poster: Www.Mp3Tc.NeT.Tc
  • Forum: Www.RadyoTurkuler.de.vu
  • Forenbeschreibung: Www.RadyoTurkuler.de.vu
  • aus dem Unterforum: Ozanlar ve Sanatcılarımız
  • Antworten: 1
  • Forum gestartet am: Samstag 23.09.2006
  • Sprache: türkisch
  • Link zum Originaltopic: AGAHİ
  • Letzte Antwort: vor 17 Jahren, 6 Monaten, 25 Tagen, 16 Stunden, 20 Minuten
  • Alle Beiträge und Antworten zu "AGAHİ"

    Re: AGAHİ

    Www.Mp3Tc.NeT.Tc - 30.09.2006, 15:16

    AGAHİ
    AGAHİ
    Seher vakti çaldım yarin kapısını
    Baktım yarin kapıları sürmeli
    Hoş bulmadım otağının yapısını
    Çıkageldi bir gözleri sürmeli

    Agahi karışır kanlı yaş ile
    Dost bulunmaz hayal ile düş ile
    Yetilmez menzile bu gidiş ile
    Hemen aşk atına binip sürmeli


    1860 - 1921. Şarkışla’nın Kılıççı köyünde doğdu. Asıl adı Veliyüddin’dir. Ancak genellikle Veli olarak bilinir. Bazı kaynaklarda doğum tarihi 1875, ölüm tarihi ise 1916 olarak verilmektedir.

    Aslen Arapkir’den Şarkışla’ya göçen bir ailenin çocuğu olan Agahi, aşıklık geleneğini ve şiiri, asıl adı Mahmut Derviş olan Zileli Vacit’ten öğrendi.

    Bazı kaynaklara göre okur yazar olmayan ve Alevi dergahlarında kendini yetiştiren Agahi’nin şiirleri Anadolu’nun çeşitli yerlerinde söylenmektedir. Şiirlerinde uzun bir süre Veli mahlasını kullandığından aynı adlı öteki şairlerle/aşıklarla karıştırılmaktadır. Agahi mahlasını ise ne zaman ve kimden aldığına ilişkin kesin bir bilgi bulunmamaktadır.

    Şarkışlalı Agahi genellikle dini içerikli taşlama konularına ağırlık vermesine karşın duygu ve sevgi şiirlerinden de birçok güzel örnek bıraktı.

    Dönemin Beyrut Valisi aracılığıyla Sivas Valisi Reşit Akif Paşa tarafından bir dönem Şarkışla Tahsildarlığı görevine getirilen Agahi, İstanbul’dan Rodos’a, Adana’dan Halep’e dek birçok yeri dolaştı.

    1911 yılında Pınarbaşı tahsildarlığına geçti. Ancak bir süre sonra ayrılarak köyüne döndü. Sonraki 5 yıl köyünde yaşadı. Yakalandığı kolera hastalığından öldü. Bazı araştırmacılara göre, mezarı Şarkışla’dadır.

    Ayrıca yine Şarkışla ve Rumeli yörelerinde yaşamış Agahi adlı başka aşıkların olduğu varsayılmasına karşın bu konuda kesin bir bilgi bulunmamaktadır.






    Bekir Karadeniz
    1900'den 2000'e Halk Şiiri





    Eserlerinden bazıları:


    Dağıtır

    Gam kasavet keder başa derildi
    Ancak bu yarayı yazan dağıtır
    Bu dert bize ta ezelden verildi
    Sinemdeki olan yürek dağıtır

    Gönül tutulmazdı her tuzak ile
    Ahir tutup bent ettiler bağ ile
    Dağ vurdular dağladılar dağ ile
    Dediler ki bizim yozun dağıtır

    Görmez misin şu Ferhat’ın işini
    Kerem sevda ile çekti dişini
    Ben de mesken edim bir dağbaşını
    Desinler ki bu dağ Mecnun dağıdır

    Dertli Kerem ile Behlül-i Dana
    Onlar aşk elinden oldu divane
    Agahi şuara olmuştur amma
    Saçma sapan söyler sözü dağıtır


    Diyerek

    Sofu sen kendini arif sanırsın Benden özge arif yok yok diyerek
    Sureti zahirde kafa sallarsın
    Oturur kalkarsın hak hak diyerek

    Güş eyle pendimi ey sofu zade
    Sen bu gönül ile kalırsın dağda
    Senin gibi gezer leylek havada
    Geçirir ömrünü lak lak diyerek

    Onda körsün eğer bunda kör isen
    Rah-ı erenlerden bihaber isen
    Yarın hakkın divanına varırsan
    Kovarlar dışarı çık çık diyerek

    Agahi’nin bu sözünde durmazsan
    Ebedi kör kalın meydan görmezsen
    Hacı Bektaş tarikine girmezsen
    Sonra canın çıkar hık mık diyerek


    Geldi

    Dost eline giden sail dur eğlen
    Muhabbetnamenin sırası geldi
    Mevlayı seversen hemen bir eğlen
    Şimdilik gönlüme burası geldi

    Gelmedi sevdiğim bilmem ne güne
    Tahammül kalmadı düne bugüne
    Hayal meyal yar gözlerim ögüne
    Sevdiğim kaşların karası geldi

    Nice yetimler var halli balınca
    Boynu eğri benzi sarı kalınca
    Çıkmaz bu dert benden ta ki ölünce
    Derler ki yürekte yarası kaldı

    Mektubum ol yare var böyle söyle
    Bunca hasiretlik kalır mı böyle
    Vacida eğlenme gel kerem eyle
    Vallahi Veli’nin göresi geldi


    Söyle

    Hasbi arzuhalim ol nazlı yare
    Candan cananıma var selam söyle
    Bu derdi zahmime eylesin çare
    Gül yüzlü yarime var selam söyle

    Gelsin şu halime bir rahim etsin
    Tarikat ilmini bir tarif etsin
    Her ne dek cürümüm varsa affetsin
    Adalet şahına var selam söyle

    Agahi ayrılık bize kisb ü kar
    Eriştir menzile hasbeten nikar
    Sevdiğim yadlara etme itibar
    Düşürme şanına var selam söyle. Seher Vakti*

    Seher vakti çaldım yarin kapısını
    Baktım yarin kapıları sürmeli
    Hoş bulmadım otağının yapısını
    Çıkageldi bir gözleri sürmeli

    Açtırdım kapıyı girdim içeri
    Aklımı başımdan aldı o peri
    Dedim sende buldum halis gevheri
    Dedi yok yok bir mihenge sürmeli

    Dedim hiç yapı yok senin yapında
    Oynanılmaz urganınla ipinde
    Dedim dahi çok mu duram kapında
    Dedi yok yok seni burdan sürmeli

    Dedim ki ne kadar yüzümden bezdin
    Etim kebap ettin derimi yüzdün
    Aşık katletmeye silah mı dizdin
    Martini mavzeri bir dem sürmeli

    Şu kevn ü mekanı tutmuş ışığın
    Nöbetin bekleyin alır keşiğin
    Beklemeli bir sultanın eşiğin
    Günde yüz bin kere yüzler sürmeli

    Agahi karışır kanlı yaş ile
    Dost bulunmaz hayal ile düş ile
    Yetilmez menzile bu gidiş ile
    Hemen aşk atına binip sürmeli


    Var

    Hilebaz demişler bizlere amma
    Ne hilem var ne hileciğim var
    Kimisine baldan lezizim amma
    Kimine zehirden acılığım var

    Yüzümü çevirdim adü taşından
    Kaynıyor kazanım aşk ateşinden
    Değirmen döndürdüm gözüm yaşından
    Usta olamazsam suculuğum var

    Gahi usta eyler gahi suç eyler
    Gahi yara eyler gah ilaç eyler
    Hasılı dost beni eğlence eyler
    Yar ile böyle bir cilveciğim var

    Bak şu sofulara ne söylemişler
    Agahi Kızılbaş şair demişler
    Hacca gitmez deyi tan eylemişler
    Benim ise kunde hacılığım var


    Hakkın Emri

    Hakkın emri ile cihana geldim
    Muhammet’e kal u beli diyerek
    Ya Ali kapında kurbana geldim
    Kabul et kapının kulu diyerek

    Yine sen bilirisin benim halimden
    İnayet merhamet Sultan Balımdan
    Zikrin fikrin gitmez oldu dilimden
    Vird ederim Ali Ali diyerek

    Nasıl sevmeyeyim şahım Hasan’ı
    Hakkın habibinin kudret-ül aynı
    Severiz gönülden şahım Hüsey’n’i
    Bunlar has bahçenin gülü diyerek

    Aşkına düşeli Mecnun daneyim
    Yitirdim ben beni viran haneyim
    Ne aklım başımda ne divaneyim
    Şimdi deli oldum deli diyerek

    Niyazımı kabul eyle ilahi
    Ki sensin alemin peşti penahı
    Dilerim ki canın çıksın Agahi
    Hünkar Hacı Bektaş Veli diyerek



    Mit folgendem Code, können Sie den Beitrag ganz bequem auf ihrer Homepage verlinken



    Weitere Beiträge aus dem Forum Www.RadyoTurkuler.de.vu

    TEKİN KARABEY - SEVGİ DURAĞI [2006] - gepostet von antepli am Dienstag 17.10.2006
    KADİR KAHRAMAN - gepostet von BoRaN_Fırtınası am Samstag 10.02.2007
    selam olsun tüm canlara - gepostet von KaRTaL_58 am Samstag 03.02.2007
    Ay Isigi Yana Yana - Ferhat Tunç - gepostet von merthan am Samstag 12.05.2007



    Ähnliche Beiträge wie "AGAHİ"